Son yıllarda popülerleşen seslendirme kursları hakkında geniş bir çalışma hazırladım istifadenize sunuyorum. Sesçilerin mesleklerine hayatlarını adadığı, çoğu zaman özel hayatlarından tavizler vererek, büyük emekler sonucu sektörel ve kişisel gelişimlerine yoğun çaba harcadığı günümüzde “Seslendirme Kursu‘ adı altında yapılan çalışmalar ne yazık ki hayali çalışmaların ötesine gidememekte.

SESLENDİRME DİKSİYON KURSLARINDA ÖĞRENİLMEZ!

  ‘Seslendirme Kursu’ vb. isimlerle açılan kurs, eğitim gibi çalışmalar kısa süreli ve yetersiz eğitimleriyle katılımcıları sonu belirsiz, çok büyük bir ihtimalle hayal kırıklığına uğrayacakları bir sürece sürüklemektedir. Bu kursları tamamlayan kişiler aldıkları sertifikalarla iş bulabileceklerini sanarak sektöre giriş yapmayı denediklerinde yeterli bilgi ve eğitim sahibi olmadıkları için daha büyük sıkıntılar yaşayacaktır. Çünkü hiçbir ajans sahibi ya da seslendirme sanatçısı istihdam eden şirket adı ‘Seslendirme Kursu’ olan 3 aylık kursta seslendirmeyle tanışmış biriyle çalışmak istemez…

EĞİTMENLER KİM ?

  Bazı kursların reklamlarında eğitmen olarak, Altan Erkekli, Rüştü Asyalı, Sezai Aydın, Sungun Babacan, Ahmet Mümtaz Taylan, Yavuz Seçkin, Güven Kıraç, Altan Varol gibi isimleri görüyoruz. Bu isimler ayda bir defa misafir eğitmen olarak geliyor kurslara. Öğrencilerin kurslarda eğitmen olarak kimlerden ders aldığını tam olarak bilemiyoruz. Yanlız bu isimler olmadığı kesin. Zaten bir çoğu tv de iş yapıyor. Durum böyleyken biz seslendirme kurslarında kiminle muhatap oluyoruz ? Sektörden insanlarla mı ? Yoksa diksiyon eğitmenleriyle mi ?

KURSTAN SONRA

  Kurs bittiğinde size demo sesinizi veriyorlar. Bu sizin sesinizden bir film dublajı bir animasyon ve belgesel. Tabiki ses kaydınız bir dublaj kalitesinde değil. Stüdyodaki o kadar akustik süngere rağmen ses bir banyoda kaydedilmişcesine yankılı. Ayrıca dublaj yaptığınız filmin görüntü kalitesi ise yerlerde.

  Kursun kapısındasınız elinizde demolarınız. Bulutlara bakıp haykırıyorsunuz "şimdi onlar düşünsün" nede olsa artık seslendirmen oldunuz. Uzun bir yolun sonuna geldiniz. Hemen işler gelecek. Hatta kursa kaydolurken iş imkanı olduğunu da söyledir ya ordan da ayda bir iki iş gelse tamam işte, parayı bulduk. Şimdi demoyu ailenize izletme zamanı. Toplarsınız tüm ailenizi salona açarsınız demonuzu anneniz babanız teyzeleriniz amcalarınız kuzenleriniz ve kardeşiniz heyecanla bekler. Sesinizi duyduklarında sevinirler. Bir dakikalık demonuz bittiğinde ise neden bu kadar kısa olmuş sorusundan sonra tebrikler başlar. Artık üzerinize bir yük binmiştir. Aileniz beklentiye girdi bile. 

- Parayı bulunca amcanada bir güzellik yaparsın değil mi yiğenim ?
- Ayıp ettin amca lafı olmaz

 İŞ OLANAKLARI 

  Sevgili dostum malesef durum hiçte öyle değil. Seslendirme ajansları adı "seslendirme kursu" olan bir yerden üç ayda mezun olmuş biriyle çalışmak istemezler. 

 Seslendirme emek ister, yürek ister, sabır ister, fedakarlık ister; her şeyden önemlisi profesyonellik ister!

Yorumlar